Konutta Balon Tartışmasına Son

Konut sektörü bir yandan kentsel dönüşüm projeleri, yabancı ilgisi ve konuta olan ihtiyaçla ön plana çıkarken, bir yandan da küresel büyüme endişeleri ve artan arsa fiyatlarının maliyetleri yukarı çekmesiyle zaman zaman ''Balon var mı yok mu?'' sorusunu gündemine taşıyor.

Uzmanlar, sektörün genelinde balondan söz etmenin mümkün olmadığını, ancak arz fazlası olan bölgelere dikkat etmek gerektiğini söylüyor.

Konut fiyatlarının ekonomik verilerden bağımsız olarak şişip şişmediğini ifade eden balon riski, sektörün genelinde uzun dönem görülmeyecek görünüyor. Satış Küpü Yönetim Kurulu Başkanı Kürşat Tuncel, “Konut fiyatlarındaki nominal artış oranları yıllar itibarıyla yüksek görülse de reel artış oranları henüz tehlikeli noktalarda değil. Türkiye’de halen yüksek enflasyon var, bu nedenle de konut yatırımlarının reel getirisi yazılıp çizilen artış oranlarının yarısı seviyesinde. İkinci bir endişe noktası olabilecek konut kredilerindeki artış oranları ise riski gören hükümet tarafından frenlendi. Zaten şu anda global konjonktür kaynaklı faiz ve kur seviyeleri de yerli konut alıcısını çok cezbetmiyor. Fiyatları yabancıların da şişirme ihtimali yok. Çünkü yabancı alımları Türkiye’deki toplam alım hacminin yüzde 5’ini bulmuyor” diyor ve ekliyor: ''Sektör a ve B+ dediğimiz çok sınırlı bir alıcı kitlesiyle karşı karşıya. Bu durum yaşanan iç talep sıkışıklığının asıl nedeni. Geldiğimiz noktada hem iç hem de dış talebi sınırlayan etkenler olduğu ortadayken, kredilerdeki büyüme kontrol altındayken ve hükümet aktif destek vermezken iç talebin şişmesi ve fiyatlarda balon olması mümkün değil. Mevcut talep spekülasyon sebebiyle yatırım yapan sınırlı bir alıcı kitlesinin sınırlı alımlarına dayanmaktadır. Bu nedenle de fiyatların fırlaması mümkün değil. Oturum amacı ile talep gösteren kitle için ekonomik şartların bir süre daha çok uygun olamayacağı görülüyor; yani onların gelir seviyelerini hemen yükseltmek ve faizleri hızla düşürmek mümkün olmayacak, dolayısıyla da buradan gelecek talebin fiyatları balonlaştırması mümkün değil.”

Fikirtepe’de 35 Bin Konut Yer Alacak

Analist ve uzmanlar, Kürşat Tuncel gibi sektörün geneli için bir balon riskinden bahsetmiyor ancak İstanbul'da belli bölgelerde balonlaşma ve arz fazlası oluşmuş durumda. İnşaat firmaları arsa maliyetlerinin yüksekliğinden ötürü üst gelir grubuna sıkışıp kaldığı için yetersiz talep karşısında aşırı arz durumu var. Bu bölgelerin en bariz örneği İstanbul Fikirtepe bölgesi. Kentsel dönüşüm hamlesiyle onlarca projenin yükseldiği ve ortalama metrekare fiyatının 6.000 TL olduğu bölgede projeler bittiğinde metrekare fiyatının 12.000 TL'ye  kadar çıkması bekleniyor ki bu bölgede oturması planlanan gerçek ihtiyaç sahiplerinin bu fiyatlarla satın alım yapması çok zor. 35 bin konutun yer alacağı yeni Fikirtepe, 18 milyar dolarlık değere ulaşacak. Şu anda 20 yapı adasında inşaatın başladığı bölgede 12 bin konutluk projelerin inşaatı başladı.

Bağdat Caddesi’nde m2 Fiyatı 10 Bin Dolara Yükseldi!

Mevcutta üretilen konutların bir kısmının satışında zorlanılmasının aynı fiyat kategorisinde üretim yapma zorunluluğunun bir sonucu olduğunu belirten Eva Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, “Kentsel dönüşüm kanununun yürürlüğe girmesinden sonra özellikle hane başına düşen gelir seviyesinin yüksek olduğu bölgelerde konut fiyatları neredeyse ikiye katlandı. Bu kanundan hem mülk sahipleri hem de müteahhitler rant sağlamaya çalıştıklarından bu bölgelerde fiyatlar arttıkça arttı ve piyasada rasyonel olmayan rakamlar konuşulmaya başlandı. Belirtmiş olduğumuz bölgelerin başında da Bağdat Caddesi gelmekte. Caddenin özellikle sahil kesiminde deniz manzaralı konutların birim metrekare fiyatı yüzde 28 artışla metrekarede 10 bin dolara kadar yükselmiş durumda” diye konuştu.

[if gte mso 9]> Normal 0 false false false TR JA X-NONE

EmlakJet Haber

0 Takipçi