İmar planları ‘yapay zeka’yla oluşturulabilir mi?

İşin yapılış süresini minimuma indirgeyen problem çözücü komutlardan oluşan algoritmalar yoluyla insanın düşünce yapısını anlamak ve bunun benzerini ortaya çıkaracak bilgisayar işlemlerini geliştirmeye çalışmak olarak tanımlanabilen yapay zeka , önümüzdeki 5-10 yılın tüm sektörleri etkileyecek en kritik konulardan biri. Akıllı evler ve akıllı şehirler kurulmasının yanı sıra verinin toplanabildiği her alan, yapay zeka ile geliştirmeye açık görünüyor. Bir tuşla kontrol edebildiğiniz ve sensörle çalışan ışıklar, perdeler, kapılar gibi ‘akıllı’ evlerle rastladığımız örnekler, gayrimenkul sektöründe sadece rezidansların yönetimi ile sınırlı kalmayacak.

Türkiye'nin ilk teknoloji ve gelecek odaklı düşünce kuruluşu olan Gelecek Hane’nin kurucusu Halil Aksu, İTÜ Bilgiyayar Mühendisliği'nde Prof. Dr Zehra Çataltepe ve İTÜ ARI Teknokent firmalarından Tazi.io'nun kurucu ortağı Tanju Çataltepe’nin katıldığı ve Gayrimenkul İçin Strateji Platformu'nun (GİSP) düzenlediği yuvarlak masa toplantısında yapay zekanın inşaat sektörü nü nasıl etkileyebileceği konusu masaya yatırıldı.

Gayrimenkul pazarlama ve emlak danışmanı skorlama gündemde

Plancıların ortak akılla belli bir noktaya getirdiği imar planlarına yapay zeka entegre edildiğinde neler olabileceğinin konuşulduğu toplantıda GİSP Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Gümüş; “Planın yapıldığı bölge vadi mi, bölgede konut olmalı mı olmamalı mı, ofis arzı fazla mı değil mi gibi soruları en güncel şekilde verebilecek bir yapay zeka, 5 yıl önceki plan notlarına bağlı kalınarak yapılan planlamalardan daha sağlıklı sonuçlar verebilir” dedi. Tabii, böyle bir uygulamanın Türkiye’de nasıl uygulanabileceği konusu şimdilik bir soru işareti.

‘Eşdeğer daire ne kadara satılıyor net olarak bilmiyoruz’

Gayrimenkul sektöründe bugün bir inşaat şirketinin bir proje de ürettiği daireye tamamen eşdeğer nitelikte başka bir dairenin ne kadara satıldığının kapalı bir bilgi olduğunu, bunu tam olarak bilmemenin sağlıklı bir karşılaştırma yapmaya olanak tanımadığını belirten Gümüş, yapay zeka sistemlerinin bu tür problemleri çözmeye yönelik çalışıp çalışmayacağının da belirleyici olduğunu kaydetti.

Gümüş aynı zamanda gayrimenkul pazarlaması açısından da önemli bir unsur olan teknoloji sayesinde, büyük veri (big data), algoritma ve yapay zeka ile amaca uygun kitlelere nokta atışı ulaşmanın mümkün olacağını belirtti. Gümüş yapay zeka ile birlikte 3-D emlak, elektrikli araçların monte edildiği yeni ev dizaynı ve sürücüsüz araçlara göre mekan tasarımı, emlak danışmanı skorlama, CRM çözümleri, teknoloji tabanlı mülk yönetimi gibi konular da gündeme gelecek” diye konuştu.

Zengin veriyle inşaatlarda maliyet düşürmek mümkün olabilir

İTÜ ARI Teknokent firmalarından Tazi.io'nun kurucu ortağı Tanju Çataltepe’nin verdiği bilgiye göre yapay zekanın inşaat aşamasında kullanıldığında ihtiyaçlar akıllı sistemlerle belirlenip optimum malzeme kullanılacak ve verilerin zenginleştirilmesi olanaklı olacak. Datanın toplanmasının temel sorun olduğunu ve yapay zekanın verinin olduğu her yerde geliştirilebileceğini kaydeden İTÜ Prof. Dr Zehra Çataltepe ise yapay zeka ile nereye ne tür inşaatlar yapılabileceği konusunda sağlıklı verilerin alınabileceğini kaydetti. Çataltepe, yine bu kapsamda alıcı kitlelerin ihtiyaçlarını belirlemek, kot farkı, rayiçler, mega projelere olan mesafeler, zemin deprem kalitesi gibi kriterler üzerinden en doğru arsalar ın bulunması gibi konularda da doğru örneklemlerin oluşturulmasıyla yapay zekadan destek alınabileceğini sözlerine ekledi.

20 yıl içinde her şeyi internete bağlayacağız

Sürücüsüz araçların ulaşım akslarını nasıl etkileyebileceğine kadar yeni teknolojilerin tüm sektörlerde olduğu kadar gayrimenkul sektörüne nasıl entegre edilebileceğinin önemli olduğunu anlatan Gelecek Hane’nin kurucusu Halil Aksu, hedefin malzeme, işçilik, zaman kayıpları ile optimizasyon sorunlarını minimize etmek olduğunu kaydetti. Yapay zekanın devreye gireceği yerin de burası olacağını belirten Aksu, “2020’de 8 milyar nüfusa sahip olması beklenen bir dünya olarak, iklim değişikliği ve enerji sorunuyla bugünkü tasarımlarımıza yön veriyoruz. Çatılarda enerji panelleri ve pencerelerde kullanılan malzemeler, yani tasarım, bugün değişti. 20 yıl içinde ise artık her şeyi internete bağlayacağız. İnternet sensörü ve minik kameraları her eşyaya takarak onları kontrol edebilir ve yükleyeceğimiz algoritmalarla verilerinden yararlanabilir duruma geleceğiz. 100 TL ve üzerinde değerde olan her şeye iliştireceğimiz çiplerle lokasyon ve durumu ile ilgili bilgi sahibi olabileceğiz” diye konuştu.

Yapay zekaya en büyük yatırım Google ve Facebook’tan

Yapay zekaya en büyük yatırımı Google ve Facebook’un yaptığını belirten Aksu, yapay zekanın belediyelerde kullanımına örnekler vererek şöyle devam etti: “Örneğin bir sulama ekipmanında takılı olacak bu sensörlerle konumlarını ve durumlarını tespit edip veri toplamak ve planlamaları en verimli şekilde yapmak mümkün. Güneşi, yağmuru, toprağın nemini, suyun debisini bilerek, çıkardığı verilerden fıskiyelerin optimize edilmesi sonucunu çıkartabilecek. Sürücüsüz araçlarda örneğin, aracı kontrol edemediğinizde bunu algılayıp sizin yerinize otomatik olarak yola devam eden araçlar gündeme gelebilir. Belediyelerde akıllı şehir dönüşümü, yapay zekanın bu yolla trafikte, enerjide, su sarfiyatında ve zabıta araçlarının dağılımında kullanılmasıyla gerçekleşebilir.”

Emlakjet Haber - Nihal Yuvacan