Kira sözleşmelerinde son dönemdeki iki büyük yenilik, dövizle yapılan anlaşmaların TL'ye dönmesi ve kira artış oranındaki üst sınırın üretici fiyatları yerine tüketici fiyatlarına endekslenerek yüksek kira zamlarının önüne geçilmesi olacak. Peki konut kira sözleşmelerinde başka nelere dikkat edilmeli, İstanbul Gayrimenkul Hukuk Merkezi 14 maddede özetledi
Kira sözleşmelerinde son dönemde gündeme gelen iki yeni karar, sektörde yeni bir dönem başlattı. İlk olarak 'Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Karar'a göre, gayrimenkul alım-satım ve kiralamalarında döviz değil TL kullanılacak ve döviz ile yapılan sözleşmeler 1 ay içinde, en geç 12 Ekim'e kadar Türk Lirası üzerinden yenilenecek. İkinci olarak ise düzenlemesi henüz yapılmayan ancak Yeni Ekonomi Programı'nda gündeme geldiği şekilde, kira artış oranına dair üst sınırın döviz kuru ve emtia fiyatlarındaki gelişmelere duyarlılığı yüksek olan 'üretici fiyatları' yerine artık 'tüketici fiyatları' çerçevesinde belirlenecek olması... Böylece kiralara ÜFE'deki yüksek artışlar kadar zam gelmeyecek.
Konut kira sözleşmelerinde iki tarafın da ciddi bir yük altına girmesi ve alınan yeni kararlarla sözleşmelerin yeniden konuşulmaya başlanması, bu sözleşmelerde nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunu da gündeme getirdi. İstanbul Gayrimenkul Hukuk Merkezi'nin yayınladığı verilere göre, kira sözleşmesi nde işte bu maddelere dikkat edilmeli:
Kiralanan konutun net metrekaresi ölçülüp, sözleşmeye işlenmesinde fayda vardır. Ayrıca tapu bilgileriyle kiralanan yerin bilgilerinin eşleşmesi, sözleşmeyi imzalayan kişinin tapuda gözüken kişiyle aynı olduğunun/yetkili olduğunun tespit edilmesi kiracılar için önem arz etmektedir.
Kira bedelinin net olarak belirlenmesinde fayda olup, eğer ödenecekse KDV’nin de hesaba katılması yerinde olacaktır. Kira ödeme zamanı net şekilde belli olmalı ve paranın yatacağı banka hesap bilgileri sözleşmeye eklenmelidir. Zaten konut kiraları nda aylık 500 TL’yi aşan miktarlardaki kiranın banka veya PTT üzerinden ödenmesi zorunludur.
Kiracıdan 3 aylık kira bedelini aşmamak kaydıyla ne kadar depozito alınacağı belirlenmeli ve bu meblağ vadeli mevduat hesabında tutulmalıdır.
Konuttaki demirbaş tespiti yapılmalı, eşyalar (mümkünse fotoğraflarla) tutanak altına alınmalıdır.
Aidat ve sair giderleri kimin hangi miktarda ödeyeceği hususu kararlaştırılmalıdır. Ayrıca özellikle aidat borcunun neleri kapsadığı, mevzuat kapsamında kimin hangi borçlardan sorumlu olduğuna dair önceden bilgi sahibi olunmasında fayda vardır.
Eğer kiracı ödemelerini aksatmazsa kira sözleşmesi kendiliğinden uzayacak olup kiracı, sözleşme üzerindeki süre ile bağlı değildir. Bu sebeple 10 yıllık uzama süresi boyunca kiraya verenlerin kiracıyı serbest şekilde çıkaramayacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
Kefalet alınacaksa kefilin el yazısıyla alınması gerektiği, süre ve miktar ile kararlaştırılmasının zorunlu olduğu gibi unsurlara dikkat edilmelidir.
Kiracının kiralanan gayrimenkulü alt kiraya (kullanım hakkını) verip veremeyeceği, kiraya verenin bunu engelleme hakkının olup olamayacağı gibi hususlar üzerinde uzlaşılmalıdır. Eğer arzu ediliyorsa kira sözleşmesinin devrine ilişkin tarafların isteklerine göre özel hükümler eklenebilecektir.
Kiracının tadilat yapıp yapamayacağı üzerinde anlaşılmalı, tadilatın kapsamı belirtilmeli, kira ilişkisi (gerek doğal yollardan gerekse de erken fesih ile) sona erdiğinde tadilatla elde edilen değerin kime kalacağı belirlenmelidir.
Eğer kira sözleşmesi tapuya şerh edilmek isteniyorsa bu hususun da sözleşmeye eklenmesinde fayda olacaktır.
Taşınmazın nasıl teslim alındığı (mümkünse fotoğraflarla) ve nasıl teslim edileceği sözleşmeye eklenmelidir. Ayrıca tarafların özel durumları varsa (örneğin konutta hala bir kiracı varsa ve o kiracı konutu tahliye edecekse) bunların da sözleşmeye işlenmesi yararlı olacaktır.
Kiracının erken feshetmek istemesi durumunda ne kadar süre önce bunu hangi yollarla mal sahibine bildirmesi gerektiğinin kararlaştırılması da özellikle dikkat edilmesi gereken hususlardan birisidir. Kira sözleşmesinin hukuka aykırı şekilde erken feshedilmesi halinde kiracının bir cezai şart ödeyeceği kararlaştırılabilecektir. Ancak bu cezai şart, tüm kiraların muaccel hale geleceği şeklinde olamayacaktır.
Kira sözleşmesini noterlik vasıtasıyla yapmak da ileride ortaya çıkabilecek “sahte sözleşme” iddialarını def etmek ve özellikle tahliye aşamasında ev sahibine zaman kazandırmak için kullanılabilecek yollardandır.
Kira sözleşmesinin imzalandığı gün tahliye taahhüdü alınamayacaktır. İmzaları yetkili kişilerin imzalayıp imzalamadığına ve hatta imzaların gerçekliğine dikkat edilmeli, gerekirse imza sirküleri / imza beyannamesi ile kontrol edilmelidir. Kira sözleşmesinin süresi sona ermiş olmasına rağmen saklanmasında fayda olacaktır.
https://www.gayrimenkulhukuk.com/blog/konut-kira-sozlesmelerinde-dikkat-edilmesi-gerekenler
Emlak sektöründe gündemi takip edebileceğiniz, hayalinizdeki evi tek adımda bulabileceğiniz yeni nesil emlak bulma sitesi Emlakjet uygulamasını indirin .