Sektörün en önemli iki sorunu: Vergi ve mevzuat

Reform yapılması gereken 2 önemli konunun ‘vergi ve mevzuat’ olduğunu belirten EVA Gayrimenkul Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, “Alım satım değerinin doğru gösterilip gerçek verginin toplanması, veri üretme kalitesini artırarak ülke ratingine bile pozitif etki sağlar. Arsa fiyatları bile düşürebilir” dedi

EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, gayrimenkul sektöründe temel sorunların ‘vergi ve mevzuat’ olduğunu, bu iki alanda reform yapılması gerektiğini kaydetti. Vergilerin düzgün alınmasının tek başına pek çok sorunu çözebileceğini anlatan Yazıcı, “Örneğin alım-satım değerinin doğru gösterilmesi, mülkün alım-satım vergisinin düzgün alınmasını sağlayacak. Bu durum en ciddi açık olan değer artış kazancından devletin gerçek vergiyi alabilmesine, alım-satım vergilerinde vergi kaçırılmamasına, sektörde kayıtdışı çalışan köşe başı müteahhitlerin vergilerini düzgün ödemesine neden olacak. KDV’nin düzgün tahsil edilmesi, kaçırılacak vergi olmayınca kayıtdışı istihdamın artmasını sağlayacak. Vergi toplamak kolaylaşacak, adilleşecek. Düzgün vergilendirme kayıtdışı ekonomiyi azaltacak, hatta neredeyse yok edecek. Türkiye kayıtdışı ekonomi ve şeffaflık listesinde pozitif ilerleme gösterecek ve iş yapmada eşitlik artacak” diye konuştu.

Satış ve taleple ilgili gerçek değerler çıkacak

Tapuda alım ve satımın gerçek değerlerden görünmesinin ülkedeki değer artış/azalış trendleri, neyin satılıp neyin satılmadığı, hangi bölgenin hangi alanda ne kadar talep gördüğü gibi istatistikleri de doğru çıkacağını belirten Yazıcı, “Bu durumla ülkenin veri üretme kalitesi arttığı için ülke ratingine pozitif etki sağlayacak. Bunun arsa fiyatlarının düşmesine bile etkisi olacak. Çünkü herkes için aynı vergi sistemi gelecek. Gayrimenkul sektörünü kayıt altına almak artık zorunlu bir karar. Bu karar için en doğru reform zamanındayız” dedi.

Dolaylı vergilerin çok yüksek olduğunu hatırlatan Yazıcı, bugün kayıt altında çalışan ve sermaye piyasasının bir parçası olan gayrimenkul yatırım ortaklıkları, gayrimenkul yatırım fonları gibi kurumların sektörün % 85’ini oluşturan kayıtdışı oyuncularla artık rekabet edemediğini ve doğru iş yapma iştahının çok azaldığını sözlerine ekledi.

Mevzuat kapsamlı ve gerçeklere yönelik olmalı

Bir diğer temel sorunun ‘mevzuatın karmaşık ve çetrefilli’ olması olduğunu belirten Yazıcı, “O kadar çok imar yapma, izin verme prosedürü ve yetkisi olan var ki, biri birinin dediğine uymuyor. Bürokrasi süreleri uzuyor, süre uzadıkça maddi kayıplar artıyor, iş yapmak zorlaştıkça zorlaşıyor. Bu nedenle devlet kökenli imar yapmak yetkisi olan kurumlar ön plana çıkıyor, serbest ekonomi gün geçtikçe kan kaybediyor” dedi.

İmarda kazanılmış hakkın olmaması ve sonu irdelenmeden sık yapılan değişikliklerin her kesimi yorduğunu ve gayrimenkulde ihtisas mahkemeleri olmadığı için davaların da yıllar sürdüğünü belirten Yazıcı, şöyle devam etti: “Mevzuata uygun iş yapsanız da bir anda alınan bir kararla kendinizi ‘yanlış yerde’ bulabiliyorsunuz. Yönetmeliklerde çok fazla gri nokta var. Tanımlamalar herkesin kendine göre yorumlamasına uygun. Aynı imar notlarını farklı belediyelerde farklı inşaat alanları ile ruhsatlandırabiliyorsunuz. İmalatta kontrol sınırlı ve suiistimale açık.”

Emlakjet Haber

0 Takipçi